ALLAH’IN CEZASI DA HERKESE GELİR!..

ALLAH’IN RAHMETİ UMUMİ OLDUĞU GİBİ CEZASI DA UMUMİDİR.

M. GÜNAY SIDDIKOĞLU

Yüce kitabımız Kur’an-ı kerimde Müslümanlar: “Hep birlikte Allah’ın ipine (Kur’an’a) sımsıkı sarılın. Parçalanıp bölünmeyin.” ” (Al-i İmran, 3/103, 105) “Mü’minler ancak kardeştirler.” (Hucurat 49/10) ayetleriyle birlik ve beraberliğe davet edilir.

Kâinatın Efendisi Sevgili Peygamberimiz de. “Birlikte rahmet ayrılıkta azap vardır” sözleriyle bizleri bir ve beraber olmaya davet eder ve .”Bölücülük yapan bizden değildir” der.”(Camiu’s-Sağir Men” maddesi) ve bölücülüğün bir Cahiliye devri adeti olduğunu belirtir.

Rum suresinde: “Allah’a yönelerek O’na karşı gelmekten sakınınız, namaz kılınız, dinlerinde ayrılığa düşüp fırka, fırka olan, her fırkasının da kendisinde bulunanla sevindiği müşriklerden olmayınız.” (Rum suresi 31, 32) denilirken; ayrılığa düşmüş müşriklere dikkat çekilerek “Sakın siz de onlar gibi fırka fırka olmayın” deniliyor.

Enfal suresinde dünyadaki küfür hakimiyetinin ve fitnenin çıkış sebebinin Müslümanların birlik ve beraberlik içerisinde olmayışları olduğuna dikkat çekilip şöyle buyruluyor:
“İnkâr edenler de birbirlerinin velileridir. Eğer siz bunların gereğini yapmazsanız, yeryüzünde bir karışıklık ve büyük bir bozulma olur. (Fite çıkar, küfür hâkimiyeti olur)”(8/Enfâl, 73)
Enam suresinde dinlerini paramparça ederek gurup gurup, fırka fırka olanların durumlarına dikkat çekiliyor:
“Dinlerini parça parça edip, grup grup olanlar var ya, (Habibibm) senin onlarla hiçbir ilişkin yoktur. Onların işi Allah’a kalmıştır…(Enam/159)
Devletiniz Elden Gider
“Ey iman edenler! Allah ve Resulüne itaat edin, birbirinizle çekişmeyin; Sonra korkuya kapılırsınız da kuvvetiniz/devletiniz gider” buyurmakta, (Enfal, 8/46) Rad suresi 11. ayette ise “Bir kavm, özlerini değiştirip bozuncaya kadar Allah şüphesiz ki onun (halini) değiştirip bozmaz.” buyurulmaktadır.
BİR MÜSLÜMAN BİR BAŞKA MÜSLÜMANI ALLAHU EKBER DİYEREK NASIL ÖLDÜREBİLİR?
Bir müslümanın bir başka müslümanı Allahu ekber diyerek kurşuna dizmesi, kendisinden olmayanı ve kendisi gibi düşünmeyeni kâfir sayması aklın alacağı bir iş değildir. Bu tür işlere karşılaşanların ve bunlara ses çıkarmamak yoluyla da olsa destek olanların varacağı yer nârı cehennem olup; Dünyada ise rezil ve rüsvâ olmaktır.
Her Milletin Bir Eceli Vardır
Araf suresinde özlerini, birlik ve beraberliğini bozan milletlerin bozulacağına tarih sahnesimnden silineceğine dikkat çekilerek:

“Her ümmetin bir eceli vardır” (A’raf 34) denilmektedir.
İslam âlimleri insanın ölümünü “Küçük kıyamet”; Devletlerin ölümünü, yıkılmasını “Orta Kıyamet” olarak nitelendirir ve Orta Kıyamet, bir milletin, hürriyet ve istiklalini, bugünkü deyimiyle özgürlük ve bağımsızlığını kaybetmesi, dünya haritasından silinmesidir derler.

Başta üzerinde yaşadığımız coğrafya parçası olmak üzere dünya coğrafyası kendi elleri ile kendi ecelini hazırlamış ve tarih sahnesinden silinmiş nice devletlere ve milletlere sahne olmuştur. Bu gün aynı tehdit ve tehlike AKP iktidarı tarafından yönetilen Türkiye içinde söz konusudur.

Kur’an’da bu gerçek şöyle dile getirilir:
“Biz (şımaran ve güçsüz halka) zulmeden nice şehri kırıp geçirdik ve onların ardından başka kavimler meydana getirdik.” ( 21 Enbiya: 11.)

“Biz, bir memleketi (zulüm, isyan ve taşkınlıklarından dolayı) helak etmek istediğimiz zaman, onun refahtan şımarmış (kendini yeterli görüp Allah’a ihtiyaç duymayan) elebaşılarına (tebliğcilerle ibadet ve itaati) emrederiz, onlar da fâsıklığa saparlar/dinî kuralları çiğnerler. Artık o (ülke)nin üzerine azap sözü hak olur. Derken biz de onu yerle bir ederiz.” (İsra 17/16) .

“Nuh’tan sonra nice asırlar(da insanlar)ı helak ettik.”(İsra17/17) buyurularak zulüm ve kaksızlıkları yüzünden helak olan toplumlara dikkat çekilmiştir.[bk. 22/45; 6/123; 11/116-117; 23/63-64; 34/33-35]
TÜRK MİLLETİNİ ZOR GÜNLER BEKLİYOR
Başta İslam coğrafyası olmak üzere 2014 yılının Türkiye’sini zor ve kötü günler beklemektedir. Uygulanan yanlış politikalar Türkiye’yi hızla uçuruma doğru sürüklemektedir. Bu gidişle Türkiye Irak ve Suriye’de yaşanan kanlı olaylardan, etnik ve mezhep temeline dayalı çatışmalardan daha kötülerini yaşayacaktır.
Hangi etnik unsura ve mezhebe mensup olursa olsun Türk milletini oluşturan fertlerin akıllı ve uyanık olmasına, birlik ve beraberlik içerisinde olmasına her zamandan daha çok ihtiyaç vardır.
Bir millet topsuzluk, tüfeksizlik, parasızlık yüzünden değil zulüm, tefrika, adaletsizlik ve fitne yüzünden yıkılır. Tarih haksızlık, adaletsizlik ve zulüm yolarına sapan nice millet ve medeniyetlerin yok olduğuna şahittir.

Bela ve musibet geldiğinde sadece zalimlere gelmez; O zulme ve haksızlığa seyirci kalanları da vurur.

Unutmayalım ki Allah’ (c.c.)ın rahmeti umumi olduğu gibi cezası da umumidir.