Dedehan Hasan Kimdir?

TÜRKİSTAN’IN YİĞİT OZANI

Dedehan Hasan, 1941 yılında Özbekistan’ın Fergana ilinde dünyaya gözlerini açmıştır.

1961-66 yıllarında Taşkent Devlet Üniversitesi Filoloji Fakültesinin Gazetecilik Bölümünde eğitim görmüştür. Üniversite yıllarındayken, Sovyet sistemi tarafından Türklerin millî manevî değerlerinin çiğnenmesini hazmedememiş, Sovyet rejimine karşı çıkmış, vatan ve millet konulu şiirler yazmıştır.

Üniversiteden mezun olunca ortaokulda öğretmen olarak ve farklı gazetelerde, dergilerde, Özbekistan Yazarlar Birliği’nde çalışmıştır. Sovyet sistemi çökmeye başladığı dönemde siyasî mitingler düzenlemiş, rejime bağlı kalmamak ve özgürce mücadele yürütmek için devlet kurumundaki işinden ayrılmıştır. 1988’de bir grup arkadaşıyla özgürlük mücadelesi amacıyla “Birlik” Halk Hareketini kurmuş, hareketin Fergana vadisi sorumlusu olmuştur.

Dedehan Hasan, halkı bilinçlendirmek ve istilacı düşmana karşı koyabilmek için Çar Rusya’sı, Sovyet rejimi ve ülkedeki haksızlıklara karşı birkaç cephede mücadele yürütmüştür. Bunlar; “edebiyat alanında şiir ve yazılarıyla, sanat alanında bestelediği marş ve şarkılarıyla, halk hareketi ve parti kurarak siyaset meydanında ve demek ve cemiyetler kurarak sosyal ve kültürel alanda olmak üzere sıralanabilir.

Dedehan Hasan sadece bir fikir adamı değil, aynı zamanda mahir bestekar ve ozandır. Konuşma ve bestelerinde daima halkı odak noktası yaptığı için halk arasında bir kanaat önderi olmuştur. 90’larda devlet yayını olan “Türkistan” gazetesinin düzenlediği “Özbekistan ’ın en meşhur kişisi kim?” anket sonucunda Özbek gençleri tarafından en çok sevilen aydın olmuştur. Türk Dünyası Araştırmaları Vakfı tarafından “Türkistan Bülbülü” olarak ilan edilmiş, İstanbul’daki “Genç Türkistanlılar” Derneği tarafından hazırlanan “Kıyam Kıvılcımları. Türkistan Marşları” (Giz ajans, 1991) adlı kaseti Türkiye’de yayınlanmıştır.

Dedehan Hasan bağımsızlık, millî mücadele ve siyasî koşukları nedeniyle devamlı takip altına alınmıştır. Birkaç defa İçişleri Bakanlığı’nın hapishanesinde işkenceye maruz kalmış, sağlığını yitirmiştir. Buna rağmen vazgeçmemiş, Müslüman halkı uyandırmak amacıyla 90’larda O’nun liderliğinde Ferganada Türkistan İslam Demokratik Partisi kurulmuştur.

Bir Türk milliyetçisi, ülkücüsü olarak eserlerinde hep Türklerin milli kahramanlıklarını vurgulamıştır.

Dedehan Hasan’ın izlediği yol, ekol ve faaliyet yönünden Türkistan’ın Piri Ahmed Yesevi yoluna dayandığından eserleri onun kutlu şiirinin devamı gibidir. Bundan dolayı kendisine 1993 yılında Uluslararası Ahmet Yesevi ödülü verilmiştir.

Komşu Türk illerinde, Afganistan’da yaşanan haksızlıklara karşı duyarlı davranmış ve farkındalık oluşturmuştur. Şarkılarıyla dinleyicilerine dünyanın farklı yerlerindeki Müslüman kardeşlerinin çektiklerinden haberdar olmalarını, bir vücut olup, birinin çektiği sıkıntıdan diğerinin haberdar olması ve acısını hissetmesini istemiştir.

Dedehan Hasan, kendi imkânlarıyla mücadelesini sürdürmüş; şiirler yazmış, şiirlerini bestelemiş, bestelerini seslendirmiş ve fikirlerini etkileyici bir şekilde dile getirmiş, halkın derdini kendi derdi bilmiştir. Böylece, 20 yy. sonunda Türkistan halkının sesi olmuş, şarkılarıyla millete ışık tutmuştur. Dedehan Hasan, kendi çapında manzum, edebi mirasa sahiptir. Nitekim “Şeyda Gönlüm” (Taşkent, 1969), “Şah-i Merdân Saylan” (Taşkent, 1975), “Çimenimden Ayırma” (Taşkent, 1980), “Bahar Gelir Bağlara” (Taşkent, 1989) adlı şiir kitaplarının ve binden fazla kendisinin bestelediği koşuğun müellifidir.

Basılmamış “Ana Türkistan” ve “Fiğanlarım” adlı manzum eserleri de vardır.

Özgürlük mücadelesinden ötürü sanatçı uluslararası insan hakları aktivistleri tarafından Nobel ödülüne tavsiye edilmiştir.

(T. C. Karabük Üniversitesi yayını olan Ana Türkistan kitabından alınmıştır.)