ÇÂH-I BÂBÎL
Dilaver CEBECİ
Işınsu Hanımefendi’ye
Bâbil kuyusu! Derin, esrarlı soluk
Ben saçlarından asılmış Hârût.
Bir siyah okyanusta çırpınır parmaklarım.
Kementler ör sarışın huzmelerden;
Parmaklarımı tut!
Okumuş İsm-i Â’zam’ı göğe çekilmiş Zühre.
Bâbil serhoşlar güzelliği unutmuş
Ve bozulmuş tılsımı Zigguratlann,
Ey kalbim, sıcacık, delişmen kalbim.
Sen de Zühre’yi unut!
Belki çıkıp geleceğim harâbelerden.
Ne sûr dinleyeceğim ne dağ!
Gel gör ki fecir vaktinde ümitlerin.
Tutar yollarımı katı ve sessiz.
Acıdan yontulmuş iki put…
Kim anlatabilir o eski masalları?
Yâkut gözlü büyücüleri kim tanır?
Otuz asrın otuz kat karanlığında.
Bir ben bilirim asma bahçeleri.
Bir de çiçekleri emziren bulut
Bâbil kuyusu! Derin, esrarlı soluk..
Kementler ör sarışın huzmelerden.
Parmaklarımı tut!
Dilâver CEBECİ
18 Haziran 1982 ÜSKÜDAR
TÖRE-Emine IŞINSU Özel Sayısı