Süleyman Çelebi Hazretlerinin Mevlid-i Şerif’ine naziremizdir
Hilmi Özden
Doğuma kadar
Lâ’dan geçtik dilde söyledik illa
Kendi özün içre Hakkı kul bula
Her kim bilsin Allah adı zikr eder
Yoktur ona dünya ahret hiç keder
İnsan gözü eylediyse Hakk yönü
Asan durur nihayeti hem önü
Gönül Allah derse bir kez imanın
Kalmaz gayri cümle gider güman[1]ın
Her nefesde zikri daim eyleyen
Hakikatle buluşur Allah diyen
Ahlak-ı Ahmet’i rehber bilmeli
Sabr-u şükr ile Allah demeli
Rahmandır rahimdir kıblegahımız
Lütf-u keremiyle kalmaz ahımız
“Tek”sin varlığına asla şüphe yok
Arşları ağlatan ne yazık pek çok[2]
Birliğin varlığın bize çok hayret
Yokluk hiç yoğ iken O vardı elbet
Nur idi sıfatı uçmazdı melek
Burçlarda yıldız yok dönmezdi felek
Elesti Rabbikuma beli eyledi
Kulları bu söze veli eyledi
Kudret denizinde doğar bin Halil[3]
Birliğine olur ayniyle delil
Ol sözdü öz gördü göz oldu cihan
Olma dese idi felek köz olur o an
Muhammed nurudur varlığa sebep
Şefaat Ya Resul[4] diye talep et
Resulullahın nuru
Hak Teala halk eder bin ademi
Âdem[5]le süsler binlerce alemi
Nur-u Mahmud Safiyullaha kondu
Zübde-i alem[6] bu nurla ilk ve sondu
O nur ile alnında eyledi karar
Asırlar geçse de layık kul arar
Emanet nur refikten refika geçti
Hasib[7]ten hesaplı bir kulu[8] seçti
İbrahim İsmail buldular bir dem
Tevhidin delili Allaha kasem[9]
Dünya gördü rahmeten lil-alemin[10]
İlk nur onda buldu ilah-i zemin
Efendimizin Doğumu
Âmine hatunun rahmi hanesi
Varlığa müjdedir O’nun annesi
Rebiulevvel ayında bir ece
On ikinci günü ışıktır gece
O gece doğdu güldü tüm beşer
Anne gördü o an Miraca sefer
Dedi gördüm İki cihan annesi
Evim Yıldızlara konuk hanesi
Evimden şuleler göğe verdi can
Arş Ahmed yanında kaldı kısa an
Açıldı arşlar kapısı indi üç melek
Sundular suffa[11]dan kundağa yelek
Doğuda batı[12]da melekler bildi
Kâbe’de kalan kıyama dikildi
Cennetten melekler eyler tenezzül[13]
Kâbe onu tavaf da eylemez zül[14]
Üç dost göründü gözüne aniden
Geldi ezelden belirdi saniyen
Derler idi nur yüzlü Musa ban[15]isi
Diğer nur Ruhullah İsa annesi
Asiye’nin ellerinden Meryem’e
Süt pınarlarından bu yavru eme
Amine’yle diz dize oturdular
İki cihan Mustafa’yı sundular
Dediler yavrun gibi hiçbir oğul
Evvel Ahir Allah’a olmadı kul
Oğluna biat eden Hakka biat[16]ta
Öyle bir annesin daim taatta
Ey Âmine devletin sonsuz senin
Doğ Ahlak-ı güzel Muhammed Emin
Bu gelen ilm-i ledün[17] hasıdır
İçtiğin tevhid irfan tasıdır
İsmi Onun kah Ahmet-i Mahmuddur
Miraç’da adı makam-ı Mahmuddur
Vakit doldu Âmine dedi tamam
Gelsin cihana o hayr-ül enam[18]
Susadı anne hararet pek katı
İçti “of”[19] duymamış şerbetin hası
Firdevs cennetinden gelmiş şerbeti
Rabbim lutfeyledi ulu heybeti
Kar ondan hem siyah ılık kalırdı
Bal ile şekerden tadı alırdı
İçti anı içi dışı nuru pak
Yıldızlara selam etti nuru yak
Huma kuşu ak kanadı ol revan
Şol doğumu kolay eyle hem heman
Doğdu o dem alemlerin Sultanı
Nura garkdı semavat’ın her yanı
Kurtuluş isteyen iman eyledi
Yetmiş bin Salevat aşkla söyledi
Essalatü vesselamü aleyke ya Resulallah!
Essalatü vesselamü aleyke ya Habiballah!
Essalatü vesselamü aleyke ya Seyyidel-evveline vel-âhirin.
Şefaatinden Cümle Kainatların nasiplenmesi duasıyla
Dostlukla
hilmi
22. Aralık. 2015
Mevlüd kandili
[1] Şüpheyle karışık umut
[2] “Rahman çocuk edindi.” dediler. Andolsun ki siz pek çirkin bir şey söylediniz. Neredeyse gökler çatlayacaktı bu söz yüzünden; yer yarılacak, dağlar yıkılıp yerle bir olacaktı: Rahman için çocuk iddia ettiklerinden ötürü. (Meryem suresi/ 88-91.ayetler)
[3] Dost
[4] O gün şefaat yarar sağlamaz. Ancak Rahman’ın izin verdiği ve sözünden hoşnut olduğu kimse müstesna (Tâ-Hâ suresi /109.ayet)
[5] Nübüvvet ve Risalet verilmiş İnsan
[6] Kainatın özü
[7] Hesap gören ( Hasîb olarak Allah yeter) (Ahzâb suresi/39. ayet)
[8] Hz. Şit (AS) terzilerin, dokumacıların hesap bilenlerin piri
[9] Söz vermek
[10] Seni Biz, sadece âlemlere rahmet olarak gönderdik(Enbiya suresi/ 107.ayet)
[11] Yetim, kimsesiz, yoksul kişilerin barınağı
[12] Doğu da batı da yalnız Allah’ındır. O halde nereye dönerseniz orada Allah’ın yüzü vardır. Allah Vâsi’dir, varlığı sürekli genişletip büyütür; Alîm’dir, her şeyi en iyi biçimde bilir.(Bakara suresi/ 115.ayet)
[13] Melekler ve Rûh, Rablerinin izniyle o gecede her iş için iner de iner! Tenezzelu-lmelâ-iketu ve-rrûhu fîhâ bi-iżni rabbihim min kulli emr(in)(Kadr suresi / 4. ayet)
[14] Alçalma üstüne gölde düşmesi
[15] Koruyucusu, büyütücüsü
[16] Sana biat edenler, ancak Allah’a biat etmişlerdir.( Fetih suresi/ 10.Ayet)
[17] Gayb ilmi, gönül ilmi
[18] Mahlukların yaratılmışların en hayırlısı
[19] Peygamberimizin babası doğmadan önce (anne karnında altı aylıktı) annesi peygamberimiz çok küçükken (Altı yaşında iken) vefat etmiştir. Annesi ve babası ondan “üf” bile işitmemişlerdir.
“Rabbin, O’ndan başkasına kulluk etmemenizi ve anne-babaya iyilikle-davranmayı emretti. Şayet onlardan biri veya ikisi yanında yaşlılığa ulaşırsa, onlara: ‘Öf’ bile deme ve onları azarlama; onlara güzel söz söyle.”(İsra suresi/ 23.ayet)