O
Çocuklar
Öyle
Mahzun
I.
Duy ey baharı bağrında taşıyan çiçek
İnanır olmuştum artık solmayacağına
O çocuklar öyle mahzun ağlamaya gittiler,
Azgın canavarlarla artık kimler pençeleşecek?
Ölmeye hazır umutlarım vardı mektuplar okudum
Gördüm satırlarda nişanlı genç kızlar ağlardı
Bir baba sıkardı kasketini kahırdan, gözyaşları
Uçardı satırlarda ak saçlı bir ananın
Ve bacılar avuçlarını gözlerine yamardı
Benim ölmeye hazır umutlarım vardı
Bana aşka ve sana dair mektuplar yazarlardı
Şimdi saçma sapan sözler dolanıyor dilime
Kurumlarım yaşlı bir adamın sakallarını aşıyor
Delikanlı raconları, bitpazarları ve genç kızlar
Aciz çırakları insanlığın, imdada koşuyorlar
Çatlıyor damarlarım, utançtan eşgalim sararıyor
Duy ey baharı bağrında taşıyan çiçek
Beni kimler anlayacak artık, kimler sevecek?
Korkuyorum tasalarım artıyor.
O çocuklar öyle mahzun ağlamaya gittiler,
Beni kimler anlayacak artık, kimler sevecek?
II.
O çocuklar öyle mahzun ağlamaya gittiler;
Senin solduğun bahçeleri görsem dayanamam
Anlatıyorlar bir karanfilin herkese açtığını
Çok ağladım sarsılarak saklamam.
O çocuklar öyle mahzun ağlamaya gittiler;
Gecelerin ürkünç karanlığına bulaştım,
O nurdan yüzlü aşıkları unutamam.
Duy ey baharı bağrında taşıyan çiçek
Sensiz yaşamaya alıştım artık
Bilmem idamlık kefenimi kimler biçecek?
İlhami ATMACA