Körolasın Halep Şehri!
TÖRE DERGİSİ, —DERGİMİZ—
Yetmişli yılların, kimliğimizi ve şahsiyetimizi bulduğumuz en güçlü fikir dergisi, fikir dergimiz.
Nefes aldığımız, büyüdüğümüz dergi.
Hem gönlümüze, hem alnımıza yazdığımız dergi.
Bu kelimeyi yüzlerce defa çarpıyoruz: DERGİMİZ.
Hangi öğrenci eski öğretmenlerini unutur, ve hangi çocuk annesinin sütünü inkâr eder!
Delikanlı olduk, ve seninle dertleşecek çağdayız. Bak, ne kadar büyüdük; yakana yapışıp hesap sorarsak, vefasızlığımıza verme!
Evet, kapına geldik! Bizi inandır… Yakana yapışıyoruz:
evini ve okulunu gerçekten maddî sebeplerden mi terkettin?
Bunu anlamak istiyoruz. Ortada altından kalkamayacağımız kadar büyük bir «trajedi» yatıyorsa, biz çok daha büyük trajedilerin ne büyük kahramanları olduk, 11 Eylüllerde görmüşsündür.
Koltuğumuzun altına ekmek misali, yeni «ev erkeği» olmuş, şiiri, hikâyesi, makalesiyle eve geliyoruz, evi arıyoruz.
Lâkin, yoksun. Yaramaz çocuklar gibi, şiirimiz, hikâyemiz yayınlanmıyor diye, «camlarım kırsak» keşke diyoruz. Yok ama!
Karşımızda tarihî ve turistik bir harabe mi var?
Yoksa rehabilitasyonda kokana hemşirelerle iğnesi gözlerinden saplanarak verilen serumlarla yaşayan bir hasta mı?
Yoksa bir mezarlıkta mıyız? Bir hayaletle mi konuşuyoruz?..
Yoksa herşey hayâl veyahut bir gençlik hatırası mıydı?
Yoksa, bütün büyüdüğümüz, gezindiğimiz fikrî mekânlar birkaç kişinin birkaç günlük zevklerinin gayrîmeşru meyveleri miydi?
Ne kadar cesur, ne kadar serseri; İşte sokakta kimliğimizi böyle arıyor, böyle hesap istiyoruz!
Ses vereceksen, Dündar Taşer gibi, Erol Güngör gibi, Yetik Ozan gibi, çağır ocağına, söyle, anlat, konuş; evimiz olsun, okulumuz olsun.
Değilse, alkolik ve sapık babalar gibi her gün mahallede rezalet çıkarıp utandırma bizi, çekil git!
Nihat GENÇ/Peyami ÇELİKCAN
KAYNAK: DOĞUŞ Edebiyat, Sayı:29, Mayıs 1985.